Tarayıcı savaşları

Tarayıcı Savaşları, elektronik cihazların internete bağlanırken kullandıkları yazılımlar olan ağ tarayıcısı üreticisi şirketler arasında yaşanan, ve pazar payını elinde tutmak ya da arttırmak için girişilen yarış dönemlerine verilen addır.

Bilişim tarihinde üç adet tarayıcı savaşı söz konusudur. Bunlardan birincisi Dünya Çapında Ağ'ın (DÇA) ilk on yılında yaşanan, Netscape şirketinin Navigator (Kılavuz) adlı ağ tarayıcısı ile Microsoft şirketinin Internet Explorer (IE) ağ tarayıcısı arasındaki çekişmedir. İkincisi ve halen devam etmekte bulunanı, daha fazla şirket arasında yaşanmaktadır. Üçüncü savaş ise, cep telefonları ve tablet bilgisayarlar gibi, kişisel bilgisayarlar dışındaki cihazlarda kullanıllan mobil tarayıcılar arasında yaşanmaktadır.

I. Tarayıcı Savaşı

Savaşın başlangıcı

1995 yılına gelindiğinde Dünya Çapında Ağ'ın (DÇA: İng. World Wide Web (WWW)) bilinirliği iyice artmıştı. Ağ taramasında o zamanların "standardı" sayılan Netscape Navigator, üniversiteler tarafından geliştirilen Mosaic ve Lynx gibi tarayıcılarla yarışıyordu. Netscape Navigator'ın başarısını ve DÇA'nın potansiyelini gören Microsoft, Mosaic'i Internet Explorer (IE) 1.0'ın temeli biçimine sokarak Microsoft Windows 95'in bir bileşeni olarak Ağustos 1995'te piyasaya sürdü. IE'nin 2.0 sürümünün sunulmasıyla çekişme başladı.

Daha sonra "Netscape Communicator" olarak yeniden adlandırılan Netscape Navigator ve IE'nin yeni sürümleri, bunu izleyen birkaç yıl içerisinde büyük bir hızla ve arka arkaya piyasaya sürüldü. Yenilikler, genelde hataların giderilmesi biçimindeydi. Bu nedenle bu tarayıcılar çok düzgün işlemiyordu. Sık sık yaşanan çökme olayları ve ortaya çıkan güvenlik açıkları kullanıcıların başlarını ağrıttı. 1996 yılında IE 3.0'ın çıkmasıyla rekabet daha da kızıştı. Bu sürümde betik (İng. script) ve Geçişli Biçem Sayfası (CSS) desteği bulunuyordu.

O zamanlarda ağ sayfası tasarlayanlar için sayfaların altına "En iyi görüntü Netscape ile elde edilir" ya da "En iyi görüntü Internet Explorer ile elde edilir" yazmak genel tutumdu. Buna karşı çıkan kullanıcılar ise "hangi ağ tarayıcısıyla olursa olsun" düşüncesiyle yola çıkarak "En iyi görüntü herhangi bir tarayıcıyla elde edilir" hareketini başlattılar.

Microsoft'un Netscape karşısındaki üstünlükleri

Microsoft'un tarayıcı savaşlarında iki noktada üstünlüğü vardı.

Microsoft'un çalımları

Microsoft'un Netscape'i çökerten diğer girişimleri ise şunlardı:

1998'in sonunda Netscape'in pazar payı liderliğini Internet Explorer'a kaptırmasıyla sona eren bu süreci başlatan bu etkiler, daha sonra bir Microsoft yöneticisi tarafından "Netscape'in hava desteğinin kesilmesi" olarak değerlendirildi. Netscape kısa süre sonra AOL tarafından 4.2 milyar dolara satın alındı. Pazarın yeni önderi olan Internet Explorer, 2002 yılında, Netscape'in en iyi zamanlarında bile yakalayamadığı %98'lik pazar payına ulaştı.

Microsoft'un bu sırada ortaya koyduğu davranışlar, tekel yasalarının hiçe sayılması ve işletim sistemi pazarından tekel olma durumunun kötüye kullanıldığı yönündeki eleştirilere destek sağlar nitelikteydi.

Bu kadar büyük oranda kullanılan Internet Explorer bu savaşı kazanmış oldu. Ancak bu noktadan sonra Microsoft'un IE'nin geliştirilmesine yatırım yapmamasıyla, ağ tarayıcılarındaki gelişim durdu.

Sonuç

Sonuçta iki tür "kötü durum" güçlendi:

Ağ standartları, tek tarayıcı egemenliği ile geri plana atıldı. Internet Explorer 6.0; Geçişli Biçem Sayfası, PNG görüntü biçimi ve XHTML gibi biçimleri düzgün olarak gösteremiyor. Bu ise geliştiricilerin gereksiz ve kullanışsız yöntemler kullanmalarına yol açıyor. Çoğu kişi sayfaları standartlara göre değil, IE'de düzgün görünüp görünmediğine göre düzenliyor.

Bunlara ek olarak, Microsoft bugün birçok sayfanın düzgün görüntülenmemesine neden olan VBScript ve ActiveX gibi tarayıcı eklentilerini geliştirdi.

En gülünç durum ise, birçok deneyimsiz kullanıcının, sadece adında 'Internet' sözcüğü geçtiği için Internet Explorer yazılımını 'İnternet' sanması. (Windows 95 ile desteklenen Internet Explorer sürümünün adı gerçekten The Internet [İnternet] idi.) Gerçekte İnternet, Dünya Çapında Ağ'a bağlı bilgisayarların tümünün oluşturduğu ortam; Internet Explorer ise burada yer alan sayfaları göstermeye yarayan birçok yazılımdan sadece biri.

II. Tarayıcı Savaşı

1998 yılında Netscape geliştiricileri yazılımlarının kaynak kodlarını açarak "Mozilla" olarak yeniden adlandırdılar. Mozilla kısa sürede birçok yeni özellikle donatıldı. 2003 yılında 1.0 sürümüne ulaşan Mozilla, en gözde açık kaynaklı yazılımlar arasındaki yerini aldı. Daha sonra Mozilla'nın türevi olan ve geliştirilmesinde ağ taramasına yoğunlaşılan Mozilla Firefox; Windows, Linux, Mac OS ve diğer işletim sistemlerinde kullanılmaya başlandı.

KDE'nin bir parçası olan UNIX tabanlı Konqueror, Unix benzeri sistemler üzerinden Mozilla Vakfı ve tarayıcısı Firefox ile yarışıyor. Macintosh'un öntanımlı ağ tarayıcısı olan Safari de Konqueror'ın KHTML kaynak okuma ve görüntüleme altyapısını kullanıyor.

Opera pazarda çok küçük bir paya sahip olmasına rağmen işletim sistemi eski olan bilgisayarlarda ve Geniş ekranlı cep telefonlarında çok kullanılıyor.

Microsoft 2003 yılında yaptığı bir açıklamayla, Internet Explorer Servis Paketi 1'in işletim sistemiyle bütünleşik olmayan son sürüm olacağını, bundan sonraki gelişmelerin Windows Vista'ya bağımlı olacağını duyurdu.

2008'in sonlarında ise Google yeni tarayıcısını (Google Chrome) üreterek tarayıcı savaşlarında yerini aldı. 2009 yılında Internet Explorer 8'inde gelmesiyle tarayıcı savaşları daha da hız kazandı.

2009-2010 yıllarında savaş bir kez daha başladı ancak bu sefer daha fazla tarayıcı ve daha fazla şirketle Google Internet Explorer ile savaşırken Firefox güncellemelerini hızlandırdı. 17 Kasım 2011'de Google Firefox'a çok yaklaştı hatta geçti ama geriledi.

Mobil Tarayıcıları Savaşı

Şu an devam etmekte olan mobil tarayıcı savaşının oyuncuları Opera Mobile Opera Mini, Chrome, Safari'dir.

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 1/29/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.