İkinci Pön Savaşı

İkinci Pön Savaşı
Pön Savaşları
TarihM.Ö 218 - 201
Bölgeİtalya, Sicilya, Hispanya, Cisalpine Galya, Galya, Afrika, Yunanistan
SebepHannibal’ın Saguntum saldırısı
SonuçRoma zaferi
Taraflar
Roma Cumhuriyeti
Pergamon
Numidya
Kartaca
Siraküza
Makedonya
Yunan Şehir Devletleri
Komutanlar ve liderler

= Publius Cornelius Scipio†,
Tiberius Sempronius Longus†
Publius Cornelius Scipio Africanus,
Gaius Flaminius†,
Fabius Maximus,
Claudius Marcellus†,
Lucius Aemilius Paullus†,
Gaius Terentius Varro,
Marcus Livius Salinator,
Gaius Claudius Nero,
Gnaeus Cornelius Scipio Calvus†,
Masinissa,
Marcus Minucius Rufus†,
Gnaeus Servilius Geminus†

Marthus Oesenchus
Hannibal,
Hasdrubal†,
Mago†,
Hasdrubal Gisco†, Syphax,
Hanno†,
Hasdrubal
Hampsicora†,
Maharbal,
Philip V
Güçler
787 bin + 727 bin +
Kayıplar
300,000+ 316,000+

İkinci Pön Savaşı ya da diğer adlarıyla Hanibal Savaşı Kartaca Savaşı MÖ 218 - MÖ 201 yılları arasında Roma ve Kartaca devletleri arasında batı ve Doğu Akdenizde meydana gelmiş büyük savaştır. Numidyalı ve Berberi kabilelerinin ve diğer Avrupa uluslarınında katılımıyla geniş çapta bölgeyi etkilemiştir. Pön Romalılar'ın Kartacalılara verdiği isimdir.[1]

Savaş sırasında Kartaca orduları komutanı Hanibal zorlu bir seferle Alpleri geçmiş ve Galyalı müttefiklerini de yanına alarak Trebia Muharebesinde Roma'yı ağır bir yenilgiye uğratmış ve Trasimene'de tarihin en büyük pusularından birinde 5 bin Romalı asker bir günde öldürülmüştür. İlerleyen Kartaca kuvvetlerine karşı Fabian taktiği denilen bir nevi gerilla savaşının yapılmasını Roma senatosu onayladı. Kartacalıların yeme içme, barınma imkanlarına karşı sabotaj harekatları düzenliyorlardı. Savaş on yıl daha uzadı, kısa süre sonra Roma bu yaklaşım tarzını bırakarak alan muharebesine geri döndüyse de Roma ordusu Cannae Muharebesinde imha edildi.

Bir süre sonra Roma ordusu toparlandı ve kuşatma gemileriyle kaybettiği birçok şehri yeniden zaptetti. Bu arada savaşın İberya yarımadısındaki kolunda ise Publius Cornelius Scipio Africanus komutası altındaki Roma birlikleri Yeni Kartaca şehirini ele geçirdi ve tüm İber yarımadası Roma devletinin kontrolüne geçti.

Savaşın son muharebesi olan Zama Muharebesiyle Kartaca şartları son derece ağır olan barış anlaşmasını imzalamak zorunda kaldı.

Birinci Makedonya savaşı ile doğu Akdeniz ve İyonya denizinin tek hakim gücü Roma oldu.

Savaş boyunca kullanılan metotlar insanlığı yeni bir savaş tekniği ile tanıştırdı. İmha savaşı denilen ve büyük birlikleri pusuya düşürerek katletme metodu muharebelerde fazlasıyla uygulanmıştı.[2]

Arka plan

İkinci Pön Savaşı'nın başlama kıvılcımını ateşleyen olay Saguntum şehri üzerindeki egemenlik mücadelesiydi. Saguntum İber yarımadasında bir sahil şehriydi. Gerilimi yükselten olay şehirdeki Kartaca destekçilerinin suikastle ortadan kaldırılmasıydı. İktidarda bulunan bir kısım zümre Kartaca’ya diğer bir kısımda Roma'ya müracaat etti. Roma, önce Saguntum ile ittifak anlaşması yaptı sonra da Hannibal’a bir elçi göndererek onu Roma’nın müttefiki olan Saguntum şehrinin iç işlerine müdahale etmemesini bildirdi. Bunun üzerine MÖ 219 yılında Hannibal şehri kuşattı ve kanlı mücadeleler sonucu ele geçirmeyi başardı. Saguntum'un bazı yöneticileri intiharı tercih etti. Roma durama sert tepki gösterdi ve Kartaca'ya ultimatom vererek Hannibal ve yardımcılarının kendisine teslimini istedi bu reddedilince'de savaş ilan etti.[3]

Hannibal insiyatif alır (MÖ 218-MÖ 213)

Hannibal'ın rotası

Hannibal'ın İtalya'yı istila rotası

Hannibal Roma'nın denizlerdeki üstünlüğünü biliyordu ve İtalya yarımadasına gidebilmesinin tek yolu olarak kara harekatını görüyordu. Kartaca ordusu, Polybius’un iddiasına göre İber yarımadasındakilerde dahil 90,000 piyade, 12,000 süvari ve 37 savaş fili; bu güçte bir ordu Roma veya Helen dünyasında henüz bulunmamaktaydı.[4] Hannibal, MÖ 218 ilkbaharının sonlarında Yeni Kartaca şehrinden(günümüzde Kartagena, İspanya) ordusu ile birlikte kuzey sahili boyunca ilerledi. Ebro'da ordusunu üç kola ayırdı ve buradaki kabileleri zor kullanarak kontrol altına aldı fakat fazla kayıp verdi. Pirenelerde yaklaşık 11 bin İberli piyade gönülsüzce Hannibal'ın kuvvetlerine katılmış ve yeni bir garnizon kurumuştu. Hannibal 50 bin piyade ve 8 bin süvari ile Galya topraklarına girdi.[5]

Aynı zamanda, bir Roma filosu gizlice İber yarımadasının kuzeyine gitti. Kardeş komutanlar Gnaeus Cornelius Scipio Calvus ve Publius Cornelius Scipio önderliğindeki birlikler, Hannibal'ın Ebro'yu geçtiğini ve ilerlediğini biliyorlardı. 300 kişilik bir süvari bölüğünü keşif ve istihbarat amaçlı gönderdiler. Roma ordusu Hannibal'ın yerini tespit etmişti ancak Hannibal'da bunun farkına vardı ve rotasını bilinmeyen yöne doğru kaydırdı. Ordusunu sonbaharda Alplerden geçirecekti. Hannibal Alpleri geçtikten sonra Galyalılarla ittifak kurup ordusunu takviye etmeyi amaçlıyordu.

Roma'nın Birinci İberya Seferi

İberyalı savaşçı tasviri MÖ 200'lerden kalma bir kabartma. İkinci Pön Savaşı sırasında İberyalı kabileler her iki taraftada savaşarak savaşın belirleyici askeri gücü oldular. İspanya Ulusal Arkeoloji Müzesi, Madrid

Deniz aşırı harplerin en önemli sahası İspanya idi. Çünkü burası Kartaca paralı askerlerinin ikmal noktası ve savaşın finans kaynağıydı.

İber yarımadasında Kartacalılar güçlü değildi fakat Roma'nın Saguntum kuşatması sırasında sessiz kalması da müttefikliğe zarar vermişti. Gnaeus Cornelius Scipio karargahını Cissa'da kurdu, burada Hannibal'ın yeğeni Hanno ve Hasdrubal'ın birleştirilmiş kuvvetleriyle karşılaştı.

Cissa muharebesini yerlilerinde desteğini alan Roma kazandı.

Roma kuvveleri MÖ 235'te Saguntum şehrini aldılar fakat takviye gelen Kartaca güçleri burada Romalıları mağlup etti.

Roma ve Massalyalılardan oluşan birleşik donanma Kartaca tehlikesine karşı hazır edildi. Sayısal üstünlüğüne rağmen Roma karşısında yenilen Hadsrubal'ın donanması önemli bir yara almıştı.

Kartaca tehdidi karşısında Romalı ve Marsilyalı müttefik donanması oluşturuldu. Hasdrubal ilk bozgunu bu donanma karşısında aldı. Romalılıar karşısında deniz kuvvetleri tarihi bir fiyasko yaşamıştı. Yenilginin sebebi iyi organize olamayan donanma ve Ebro Nehri yenilgisi sonrası oluşan piskolojik çöküntüydü. Aynı zamanda kara ordusu Ebro Nehri Muharebesi ile meşguldü ve gerekli desteği veremedi. Romalılar 55 gemi ve tekneyle muharebeye çıkmış ve karşılarında 40 gemilik bir kartaca donanması bulmuşlardı. Kartacalılar donanmanın dörtte üçünü kaybettiler. Muharebe sonrası Kartacalılar geri çekildilerse de Romalılar Ebro Nehri ve Pireneler’de sıkışmış bulunuyorlardı. Bu durum Kartaca’nın İberya’dan Hannibal’a takviye göndermesini veya Galya’daki direnişi desteklemesini engelliyordu. Bu sırada Hadsrubal Roma egemenliğindeki Dertosa üzerine yürüdü süvari üstünlüğünü de kullanarak düşmanı kuşattı ve ağır kayıplar verdirdi.

İber Yarımadası'ndaki bu küçük ilerlemenin yarattığı tehdit sonrası Scipio güçlü Numidya kralı ile ittifak görüşmelerine başladı. Scipio henüz Afrika’da Kartaca üzerine yürüyüp karşı saldırılar yapacak durumda değildi.

Orta Akdeniz

Deniz Saldırıları ve Seferleri

MÖ 218'de Roma casus gemileri Sicilya açıklarında adanın batısından gelebilecek ani saldırılara karşı gözetleme yapmaktaydı. Yirmi kürekli kadırga ve bin asker ile Aegadian Adaları’ndan Sicilya’nın batısındaki Vulcan adalarına sekiz gemiyle saldırdılar fakat güçlü akıntı Messina Boğazını geçmelerine imkan vermedi. Siraküzalı donanması birkaç Kartaca gemisini ele geçirdi. Bunu öğrenen Kartaca filosu II. Hiero yönetiminde Lilybaeum şehrine saldırdıysa da Romalılar onları yenerek 35 Kartaca gemisini ele geçirdi.

MÖ 218’de Roma’nın benzer bir saldırıyı Afrika’da yapması ihtimaline karşı Hannibal, 13,850 İberyalı ağır piyade, 870 Balearik adalarından okçu ve 1200 İberli süvariyi Afrika savunması için bölgeye gönderdi.

Kartaca donanması Romalılara karşılaştığı iki büyük muharebeden de bozgunla ayrılmıştı. Fakat diğer kıyılarda üstünlüğü ve saldırı kabiliyetini korumaktaydı. Sardinya’ya ilk Kartaca seferi MÖ 215’te Hasdrubal ve yardımcısı Hampsicora önderliğinde gerçekleşti. Saldırıyı önceden sezen Roma, Titus Manlius Torquatus komutası altında 20.000 piyade ve 1.200 süvari ile Kartacalıların karşısına çıktı.Kartaca ordusu ise 15 bin piyade 1.500 süvari ile sayısı bilinmeyen savaş fillerinden müteşekkildi. Cornus Muharebesinde ise Sardinya halkının direnişi ile karşılaşıp mağlup oldular. Roma bu savaştan galip ayrıldı Kartaca ordusu yedi gemiyle geri çekildi. Sonuç olarak önemli bir tahıl ihracat limanı olan Sardinya Roma idaresinde kaldı.

Galyalıların Ayaklanması

Romalılar Hannibal’ın Ebro’yu geçmesiyle eş zamanlı olarak Galyalıların isyanı ile karşı karşıya kaldılar. Kuzey İtalya’ya giren Hannibal Galyalı Boii ve Insubres kabileleri ile diplomatik temas kurdu. Onları ortak düşman Roma’ya karşı birleştirdi ve ittifak kurdu. İlk direniş hareketi Roma kolonisi Placentia ve Cremona’da başladı, Galyalıların kuşattığı şehirden Romalılar Mutina’ya kaçtı. Buna karşılık, Praetor L. Manlius Vulso iki lejyon ve müttefik kuvvetlerle onların (toplam 1,600 süvari ve 20,000 piyade) üzerine yürüdü. Bu ordu Ariminium’dan çıktıktan sonra yolda iki kez pusuya düştü,1,200 asker öldürüldü. Mutina kuşatma altında olmasına rağmen bu olayın gerçekleşmesi Roma Senatosunu harekete geçirdi. Vulso üzerine Scipo’nun lejyonu ve 5 bin askerlik kuvveti yardıma gönderdi. Scipio buradaki kuvvetleri arttırdı ve Hannibal gelene kadar elinde tutu.

Rhone Muharebesinden sonra Hannibal roma kuvvetlerinin sert baskısı altında kalmış olan Galyalı müttefiklerine yardıma geldi. Alpleri zorlu iklim ve arazi şartlarına ve yerlilerin gerilla taktiklerine rağmen geçti. Hannibal 28 bin piyade, 6 bin süvari ve 30 savaş filiyle Taurini (Piedmont,kuzey İtalya) bölgesine ulaştı. Hannibal'ın bu yolu kullanacağını Romalılar biliyordu fakat bu kadar erken ve kış henüz bitmeden Alpleri geçebileceğini düşünmüyorlardı.

Galyalılar Po Vadisi düzlüklerindeydi, Hannibal güçlerinin bir kısmını onları ayaklanmaya teşvik için gönderdi. Galyalılar ilk saldırıyı Taurini şehri yöneticisine yaptı. Ardından Hannibal, erkenden Rhone Vadisine gelerek Scipio kuvvetlerinin önünü kesti . Burada yapılan Ticinus Muharebesinde süvari destekli Hannibal ordusu karşısında Romalılar yenildi. Scipio ağır yaralandı ve romalılar Trebia Nehrini geçerek köyünde kamp kurup destek kuvvetlerini beklediler.Romalıların mağlubiyeti ile Galyalılar ve Liguryalılar’a katılanlar çoğaldı ve yaklaşık 40 binlik bir destek gücüyle Hannibal’ın arkasında yer aldılar.

Trebia Muharebesi planı.
  Kartacalılar
  Romalılar

Ticinus’taki yenilgi haberi Roma’ya ulaştı. Derhal bir senato Tiberius Sempronius Longus liderliğinde toplandı ve Sicilya’daki Afrika üzerine gönderilmek için hazırlanmış ordu geri çağrıldı. Ordu Scipio’nun birliğine katılacak ve Hannibal ile savaşacaktı. Kartacalılar önemli bir ikmal kenti olan Clastidium’u ele geçirdi. Bunda yerel Latin kumandanın ihaneti önemli rol oynamıştı. Öte taraftan Scipio ciddi şekilde yaralanmıştı ve orduyu kumanda edemiyordu. Sempronius Longus kumandasında birleşen Roma orduları Trebia Muharebesi'nde Hannibal ile savaştı. Roma birlikleri sabah erken saatlerde nehri geçerek saldırı yapmak üzere harekete geçti fakat Hannibal’ın kardeşi Mago önderliğinde bir grup Kartacalı asker, ordudan ayrılarak Romalılar’ı arkadan kuşattı. 20 bin kayıp veren Romalılar geri çekildi. naeus Servilius Geminus ve Gaius Flaminius MÖ 217'de Roma Senotasu tarafından yeni konsül seçildiler ve Hannibal’a karşı savaşacak yeni ve sayısı arttırılmış ordu göndermeye karar verdiler. Yeni konsül sessizce uzun dini ritüeller olmaksızın yeni orduyu Ariminium üzerinden yola çıkardı. Bu olay Romalılar arasında tanrılara karşı saygısızlık yapıldığı ve bunun Roma’ya felaket getireceği düşüncesinin yayılmasına neden oldu. Hannibal İtalya içlerinde ilerlerken, Flaminius birlikleriyle Ariminum’dan Arretium’a hareket etti, Apennine dağını geçip Etruria şehrine girdi. Yoldaşı olan diğer komutan Servilius, onu arkadan takip ediyordu. Sayısı arttırılmış ve taze olan ordu birlikleri Adriyatik kıyıları boyunca ilerleyecekti. Scipio önderliğindeki üçüncü bir kuvvet ise Etruria’da hayatta kalma mücadelesi veriyordu.

Trasimene Gölü Muharebesi planı
  Kartacalılar
  Romalılar

MÖ 217 yılı ilkbaharında Hannibal ilerlemeye karar verdi, Galyalı müttefikleri Po vadisinden ayrılmakta tereddüt ediyorlardı. Hannibal dev ordusuyla birlikte Etruria rotasında ilerledi. Günler süren yolculuk sonrası ordu yorgun ve uykusuzdu. Birliğinin bir bölümünü kaybetti ve kalan birkaç filiyle ilerlemeye devam etti.

Etruria’ya ulaştığında , Hannibal Flaminus önderliğindeki Roma ordusuna farklı bir taktikle saldırdı. Ordunun sol kanadına hücum etti ve Romalılara etkili bir şekilde kesti. Etruria’nın yüksek bölgelerinden ilerlemeye devam ederek Roma’nın kendilerini aceleyle takip etmsini istiyorlardı. Hannibal Trasimenus Gölü civarında askerleriyle birlikte pusuya yattı ve Roma birliklerini beklemeye başladı. Hannibal başarılı bir taktikle Roma ordusunu Trasimenus gölü muharebesinde mağlup ett. Flaminus pek çok askeriyle birlikte öldürüldü. 6 bin Roma askeri kaçmayı başardı. Ayrıca, Scipio, muharebeden haberdardı,onun destek için gönderdiği süvari birliği de yakalandı ve imha edildi. Bu zafer sonucunda Galyalı, Afrikalı, İberyalı ve Numidyalılardan oluşan heterojen bir kuvvet kendi ele geçirdikleri askeri ekipmanlarla savaşarak galibiyette önemli rol oynamışlardı. Roma ordusu büyük oranda kölelerden oluşmaktaydı, Kartacalılar ele geçirdikleri düşmanlardan Romalı olmayanlara özgürlük vaadediyorlardı. Böylece pek çok farklı millet Roma’ya karşı Kartaca’nın yanında yer aldı. Hannibal generallerinin tüm telkinlerine rağmen Roma üzerine saldırmayıp yeni müttefikler kazanma amacıyla güneye İtalik ve Grek nüfusun fazla olduğu bölgeye yürüdü.

Fabian Taktiği

Tresimene Gölü bozgunu Roma Devleti’ni büyük paniğe soktu, korku her şehre yayılmıştı. Senato toplandı ve acil durumlarda yapılan geleneksel diktatör seçimine karar verdi. Daha önce iki konsül seçilmişti, bu kez yetki tek bir kişide olacaktı. Konsüllerden Flavius muharebede öldürüldü, diğer konsül Servillus ordunun sol kanadını idare etmeye devam ediyordu. Senato, Quintus Fabius Maximus’u diktatör yetkisiyle göreve getirdi.

Fabius kendi icadı olan bir savaş taktiğini uygulamaya koydu. Fabian taktiğine gore Roma ordusu düşmanla açık alanda muharebe etmeyecek fakat küçük birliklerle çatışmaya girecekti. Bu taktik askerler arasında rağbet görmedi. Hannibal’ın İtalya içlerinde direnişle karşılaşmadan ilerlemesi, Roma halkını ve Roma’nın müttefiklerini de kaygılandırmıştı.Roma köylere düşman ulaşmadan çiftlik hayvanlarını toplu halde tutmayı sığınak inşa etmeyi ve köylerin tahkimatını arttırma yoluna gitti. Fabius Hannibal’ın süvari gücünden çekiniyordu bu yüzden savaşı tepelere çekmek istiyordu. Bu taktik Roma’nın başına büyük bir dert açtı Tresimene Gölü muharebesinde Roma ordusu pusuya düşerek ağır kayıp Verdi. Fabius' constant harassment of Hannibal's force handicapped the latter's command abilities and gained many prisoners. Both commanders decided that they would exchange prisoners under the same conditions as in the First Punic War. Although the Carthaginians returned to the Romans several hundred more prisoners than they received and were thus expecting monetary compensation, the Senate was reluctant to pay. However, the estates of Fabius had not been touched by the Carthaginian pillage parties in order to incite distrust against him. Fabius now sold these estates to pay the enemy army for the received surplus of prisoners.

Apulya’nın harap edilmesi ile Fabius’u savaş içine çekmek isteyedi fakat başarılı olmamadı. Hannibal Samnium’dan Campania üzerine yürümeye karar verdi, İtalya içerisindeki zengin ve verimli arazisi olan bir bölgeydi, burayıda yakıp yıkarak Fabius’u savaşa çekti. Düşmana tuzak hazırlayan Kartaca ordusu önemli bir stratejik hata yaptı ve dağlarla çevrili Campania düzlüklerine yerleşti. Fabius ordusunu gönderdi ve geçişleri tutan Romalıların elinden Hannibal, gece karanlığından yararlanarak kurtulmayı başardı. Dart geçitlerden savunmasız ve tüm malzemeleriyle geçip giden Kartaca ordusunun bu hareketi karşısında Fabius’un itibarı ağır yara aldı.

Minucius, süvari komutanı, Fabian Stratejisine karşı olan askerin sesi olarak, küçük başarılarla kesin ve hızlı neticeye ulaşamayacaklarını söylüyordu. Senato onu imperium (ordu komutanı, baş komutan) olarak atadı. Fabius ve Minicus ordu yönetimini aralarında paylaştılar. Minucius birlikleri ile Geronium bölgesinde Hannibal’a pusu atacak, Fabius ise daha büyük güçlerle kesin sonuç almak için savaşacaktı. Minicus, Fabius’un önderliğini kabul etti ve politik çatışma da böylece engelllenmiş oldu.

Cannae Muharebesi

Fabius Roma’da popüler olamadı, taktikleri hızlı ve sonuca götürücü değildi. Roma halkı arasında kendisine conculator(oyalayıcı) lakabı takılmıştı, MÖ 216 yılındaki seçimlerde yeni konsüller Gaius Terentius Varro ve Lucius Aemilius Paullus, daha saldırgan bir savaş stratejisini benimsiyorlardı. MÖ 217’deki seferinde Hannibal İtalikleri kendi yanına çekmeye çalışıyordu fakat başarılı olamadı. MÖ 216 baharında, Apulia düzlüklerindeki önemli bir ikmal ve malzeme deposu olan Cannae üzerine saldırıp burayı ele geçirmeyi amaçlıyordu. Cannae, Roma için önemli bir noktaydı ve Roma Senatosu, sayısı iki kat arttırılmış bir orduyla Varro ve Aemilius Paullus’un önderliğinde sayısı 100,000’i bulan bir gücü Cannae’ye göndermeye karar verdi.

Cannae Muharebesi MÖ 216'da başladı. Kartaca süvarileri (Galya ve İberyalılardan oluşuyordu) küçük orandaki Romalı süvarilerine saldırdı, Roma’nın sağ kanadını koruyan Latin süvarileri sayı ve nitelik olarak azdı ve kısa sürede imha edildiler. Serbest kalan Kartaca süvarileri Roma piyadelerine arkadan saldırdı. Kartaca süvarilerinin üstünlüğünü kanıtlayan bu olaydan sonra Roma Devleti uzun bir süre İtalyan olmayan müttefiklere süvari bölüğünü teslim etmedi.

Konsüller Aemilius Paullus ve Apulia üzerine yürüyen Hannibal’ın önünü kesmeye karar verdiler. İki günlük yürüyüşten sonra Aufidus Nehri’nin soluna, ana kampa 10 km uzaklıktaki bölgeye yerleştiler. Hannibal, Varno’nun şevkini kendi çıkarlarına kullanmak istiyordu. Kendisine sadık az sayıda piyadeyi merkeze Libyalılardan oluşan paralı askeri süvarileri de kanatlara yerleştirerek yarım daire biçiminde savaş düzeni aldı. Hannibal ve sol kanadın komutanı kardeşi Hadsrubal şiddetli süvari saldırısıyla Roma ordusunun sağ ve sol kanatlarını bozarak Roma ordusunu kaçmalarına müsaade etmeden kuşattı ve imha etti. Güvenilir kaynaklara göre Cannae’de 50 – 70 bin asker ölmüş veya esir alınmıştı.

Polybius notlarında, "Cannae bozgunu çok ciddi bir olaydı, Roma’nın müttefikleri arasında o güne kadar sadık kalanlar bile Roma’nın gücünden şüphe duymaya ve tercihlerini sorgulamaya başlamışlardı." der. Aynı yıllarda, Sicilya’daki Yunan şehirleri de Roma’nın siyasi otoritesine karşı başkaldırdılar, Makedonya Kralı V. Philip Hannibal’ın yanına geçerek Roma’ya karşı Birinci Makedonya Savaşı’nı başlattı. Hannibal daha sonra Sirakuza’nın yeni kralı Hieronymous’u kendi saflarına çekti ve Tarentum civarına geldi. Hannibal şimdi Roma üzerine saldırabilmek için yeterli silah ve insan gücüne gereksinim duyuyordu. Kesin olmamakla birlikte bir saldırı ve büyük bir anlaşmaya gitmeyi düşünüyordu. Fakat Roma’nın tekrar toparlanması ve fırsatın kaçmasından kaygılandı. Hannibal İtalya’nın en büyük ikinci kenti Capua’yı ele geçirdi ve yeni üssü yaptı. Burada birkaç İtalyan şehir devleti dışında müttefik kazanamadı ve ayrıca Makedon donanması’da ona yardım getirecek kapasitede değildi.

Hannibal Roma’ya barış için bir elçilik heyeti gönderdi ve savaş esirlerini fidye karşılığında bırabileceğini Roma’ya iletti. Fakat Roma bunu reddedti.

Cannae muharebesi sonrası Güney İtalya’da Hannibal müttefikleriyle ilişkisini arttırmıştır: Hannibal, Apulia’nın kasabaları Salapia, Arpi ve Herdonia’ı aldı. Mago ayrı bir ordu ile güney İtalya’ya yürürken antik İtalyan kabilesi Bruttilerde birkaç hafta içinde ona katıldı. Aynı zamanda Hannibal’da ordusunun Samnit kabilelerinin katılımıyla güçlendirdi. İtalya yarımadasının en büyük ikinci şehrinin üs olarak kullanan Hannibal MÖ 216 yılında buradan Campania üzerine yürüdü. Capua halkı alt sınıftaki Roma vatandaşlarından oluşuyordu Hannibal onları evlilik, dostluk ve Roma’nın başına gelen felaketler gibi bağlantıları kullanarak yanına çekti. Capua halkı ile bir anlaşma yapan Hannibal, onlara dostluk şartlarına uymak zorunda olmadıklarını fakat limandan gelecek Kartaca takviye kuvvetlerine zorluk çıkartmamalarını istedi. Bu müttefik kazanma sistemiyle Hannibal MÖ 215 yılına gelindiğinde Güney İtalya’nın büyük bir bölümünü kazanmıştı. Sahil boyunca uzanan Yunan şehirleri, Regium, ve Latin kolonileri Beneventum, Luceria Samnium, Venusia, Brundisium, Paestum ve Kuzey İtalya’daki bağımsız Galya Roma kontrolünde değildi.

Hannibal kurduğu bu müttefik ağı ile muazzam bir askeri başarı kazanmıştı. Önemli bir şehir olan Nola ve Roma kalesi Campaniaı ele geçirerek önemli bir destek bağlantısı kurmuştu. Daha önce üç kez kuşattığı ve saldırdığı Nola’yı alamamıştı fakat bu kez çevredeki önemli şehirleri ele geçirerek amacına ulaştı.

İtalya Yarımadası ile direk bağlantı kurulan yer Sicilya Adasıydı. Deniz yollu gelecek yardımların güvenliğini sağlayabilecek şehir Lylabeum ise Roma’nın elindeydi. Hannibal eski roma müttefiki Siraküza Kralı’nın yerine geçen destekledi ona iki general gönderdi. Romalılar Sirakuza’yı kuşattı ve iki yıllık kuşatma sonrası Sirakuzalıları yendiler. Arşimet’te şehrin düşüşünden sonra Romalı bir asker tarafından öldürüldü.

Hannibal ana saldırılarında İtalya içindeki yerel halkı asker olarak kullanıyordu. Hanno, Saminium’daki asker sayısını arttırmayı amaçlıyordu fakat yollarını kesen Romalılarca Beneventum Muharebesine girdiler. (M.Ö 214) ve ordu Hannibal’a ulaşmadan imha edildi. Hannibal müttefikleri kazanmasına rağmen hala Roma karşısında sayısal eşitliği yakalayamamıştı. Bu durum ciddi bir problemdi.

Roma Kilit Şehirleri geri alıyor

Batı Akdeniz

İber yarımdasında, Scipio kardeşler 20,000 Kelt paralı asker ve takviye olarak 30 bin piyade ve 3 bin süvari bulunduruyordu. Kartaca ordusu ise Hadsrubal Barca önderliğinde 15 bin, Hadsrubal Gisco önderliğinde 10 binlik bir kuvvet bulunuyordu. Scipio kardeşler iki ayrı birliği ayrı ayrı saldırmayı planladılar ve ilk olarak Hadsrubal Barca üzerine iki lejyon ve paralı askerlerden oluşan birlikle yürdüler. Yapılan iki büyük muharebede Hadsrubal’ın rüşvetiyle pek çok Roma askeri savaşmadan geri döndü ve zafer Kartacalıların oldu.

Romalılar geri çekildiler ve Kartacalıları yarımadan atamadılar. Bunun üzerine seçkin Romalı askerler mağlubiyetin sorumlusu iki komutanı öldürdüler. Bu şimdiye kadar Kartacalılar ve Helenlerde görülen bir uygulamaydı.

Roma'nın İkinci İberya Seferi

MÖ 210 yılında Scipio Africanus senato kararıyla babası ve amcasının öcünü almak için İber yarımadasına geldi.

Parlak bir saldırıyla Kartacalıların önemli bir kalesi olan Yeni Kartaca şehrini ele geçirdi. (MÖ 209) Fakat yinede Hadsrubal’ın İtalya içinde ilerleyen kardeşi Hannbal’a takviye göndermesini engelleyemedi.

İlipa Muharebesi’nde (MÖ 206), Scipio, Mago Barca, Hasdrubal Gisgo ve Masinissa komutası altındaki birleşik Kartaca ordusunu kesin bir bozguna uğrattı ve İber Yarımadasında Kartaca hakimiyeti sona erdi.

Orta Akdeniz

MÖ 212 yılında Kartacalılar İtalya yarımadasının en büyük Yunan şehri Tarentum üzerine yürdüler. Dikkatli bir plan yapan Hannibal şehir kapısına iki başarılı saldırı düzenledi ve Numidyalı atlılarında desteği ile şehrin tümünü kısa sürede ele geçirdi. Fakat kale içinde Romalılar ve destek kuvvetleri bulunuyordu. Kartacalılar tahkimat yaparak bir süre sonra kaleyi de aldılar. Böylece kara ve deniz arası yardımlaşmayı da bloke etmiş oldular.

MÖ 212 Capua Muharebesi’nde ise şehri geri almak için kuşatan Roma ordusu sonuç alamayarak kuşatmayı kaldırmıştır. Beneventum Muharebesinde (MÖ 212) Hanno, Quintus Fulvius Flaccus’un ordusu karşısında bozguna uğradı. Ana kampı düşürüldü. Fakat aynı yıl gerçekleşen Silarus Muharebesinde Romalılar pusuya düşerek ağır kayıplar Verdi.

Savaşın bu safhasında dikkate çeken en önemli olaylardan biri de Siraküza kuşatması sırasında ünü bilim adamı Arşimet’in icat ettiği görülmemiş savaş makinalarının Romalılar’ın alışılmış kuşatma savaşıyla başarı kazanmasını engellemesidir. Kartacalılar şehri kurtarmak için 20 bin kişilik bir kuvvet göndermiş olsa da salgın hastalık nedeniyle ağır kayıp vererek Agrigentum şehrine çekilmişlerdir. Sonunda yardım bahanesiyle karadan şehre giren Romalılar Siraküza’yı almış ve Arşimet’te öldürülmüştür. Hannibal ana saldırılarında İtalya içindeki yerel halkı asker olarak kullanıyordu. Hanno Saminium’daki asker sayısını arttırmayı amaçlıyordu fakat yollarını kesen Romalılarca Beneventum Muharbesine girdiler. (MÖ 214) ve ordu Hannibal’a ulaşmadan imha edildi. Hannibal müttefikleri kazanmasına rağmen hala Roma karşısında sayısal eşitliği yakalayamamıştı. Bu durum ciddi bir problemdi.

Capua Muharebesi (MÖ 211) Hannibal’ın kışlak olarak kullandığı liman şehri Capua’ya Roma birlikleri büyük bir taarruz düzenledi ve Hannbal şehrin güneyine çekilirken Roma ordusu şehri tekrar ele geçirdi.

Herdonia Muharebesi (MÖ 210) Romalılar'ın kuşattığı bir başka müttefik şehri Herdonia’ya eski konsul Gnaeus Fulvius Centumalus saldırdı ve kuşattı. Fakat Hannibal onu yakalayarak bir meydan savaşına zorladı ve yapılan muharebede 13 bin Roma askeri öldürüldü.

MÖ 210’da yapılan Numistro Muharebesi, Marcellus ve Hannibal arasında sonuçsuz kaldı. Fakat Roma ordusu Casinium ve Tarentum’u tekrar ele geçirmeyi başardı. Hannibal Roma’dan 8 km kadar uzağa çekildi.

Gaius Claudius Nero ve Hannibal arasında yapılan Grumentum Muharebesi (MÖ 207) sonuçsuz kalınca Nero bir hile ile kendisinin kampta olduğuna inandırıp takviye kuvvetle yardıma gelen Hadsrubal’ın ordusuna saldırdı. Metaurus Muharebesi olarak bilinen bu çatışmada Kartaca ordusu mağlup edildi ve Hadsrubal öldürüldü. Hadsrubal’ın kesik başı da Hannibal’a gönderildi.

Roma ilerlemesi

Ilipa Muharebesinde Kartacalılar ve paralı Kelt askerleri Romalılara karşı savaştı. Scipio Africanus zekice bir hile planladı. İlk günlerde Romalı askerler merkezde İberyalılar ise kanatlarda savaşıyordu. Bunu savaş günü değiştirerek rakibini yanıltma yoluna gitti. Fakat Kartacalılar durumu çabuk sezdiler ve Romalılara kanatlardan sert akınlar yaptılar. Fakat gece Kelt paralı askerleri Kartaca karargahını terk edince Kartacalılar feci bir bozguna uğradılar ve adeta Romalılarca avlandılar. Devamında Gades şehrini ele geçirdiler ve İspanya’da tekrar hakimiyetlerini kurdular.

Son olarak MÖ 205’te Yeni Kartaca’nın da tekrar alınması ile İber Yarımdasında hakimiyet yeniden tesis edildi. Birkaç yerel isyan çıktıysada bunlar kısa sürede bastırıldı.

MÖ 205 yılında Mago İtalya’ya ayak bastı. Mütakiben Po Vadisinde bozguna uğratıldı.

Aynı yıl içinde, Scipio Africanus Sicilya’da bir lejyon ve toplanan zorunlu askerler ile savaşı bitirecek bir Afrika işgal planı hazırladı. Lejyon çoğunlukla Cannae’den sağ kurtulanlardan oluşuyordu ve savaş bitene kadar eve dönmelerine izin yoktu.

Aynı yıl Afrika’ya ulaşan Scipio, düzenli Kartaca ordusuna ve Numidyalı müttefiki üzerine saldırdı. Batı Numidya kralı Syphax savaşta yenildi ve esir alındı. Durumu gören bazı Kartacalı yöneticiler barış isteme teklifinde bulundular ve Hamilcar Barca’nın oğullarını geri çağırmasını istediler. Bu sırada Galya’da da savaş sürmekteydi.

MÖ 203’te, Scipio ile Afrika’da barış için bir görüşme tertip edildi, Hannibal İtalya’dan çağrıldı. Dönemin Kartaca ve Yunan bronz tabletleri bunu kayıt altına almıştır. Roma tarihçisi Polybius’ta daha sonra bunu not ediyor. Hannibal’ın acil olarak Afrika’ya gelmesi ve buradaki birleşik kuvvetlerin başına geçmesi isteniyor. Fakat bu politika Hannibal’ın hoşuna gitmiyor.

Zama Muharebesi

İkinci Pön Savaşı boyunca Romalılar süvarilerde, Kartcalılar ise piyade birliklerinde üstün oldular. Hannibal bu savaşa ordusunu sokmak istememişti. Çünkü Kartaca ordusunun savunma pozisyonunda başarılı olmayacağını düşünüyordu. Kartacalı yöneticilerle arası bu yüzden açıldı. Bu sırada Hadsrubal Gisco ise aldığı mağlubiyet sonucu döndüğü Kartaca’da öfkeli bir grubun linç girişimin görünce intihar ederek hayatını kaybetmişti.

Hannibal ve Scipio’nun birlikleri Zama’da karşı karşıya geldi. Hannibal fillerle desteklenmiş ordusuyla zaferin kıyısına kadar geldiysede roma süvarileri tarafından arkadan kuşatılarak büyük kayıplar verdiler ve bozguna uğradılar. Kartaca barış görüşmesi teklif etti ve II. Pön Savaşı yapılan bu son muharebeyle Roma zaferiyle sonuçlandı.

Savaş sonrası

Kartaca dönemine ait deniz üssünden görünüm(1958). Bu askeri üs yarımadanın ortasında yerleşmiş suni bir kanalla korunuyordu.
Kartaca üssünün minyatürü

Kartaca İspanya’yı sonsuza kadar kaybetti ve Roma gücü tüm Akdenize hakim oldu. Yapılan anlaşmayla Kartaca 10,000 dinar savaş tazminatı ödeyecek, sadece 10 tane savaş gemisi bulundurabilecek ve Roma’nın izni olmadan asker sayısını arttıramayacaktı. Numidyalılar oluşan otorite boşluğundan istifade ederek, Kartaca’nın hakim olduğu alanları yağmaladılar. Yarım yüzyıl sonra kendisini korumak için asker sayısını arttırsa bile Üçüncü Pön Savaşı sırasında ordusu tamamen yok edilecek ve Kartaca devleti tarih sahnesinden silinecekti. Savaşın sona ermesi Roma’ya moralmen ve siyasi olarak bir huzur getirmiş olsa da yöneticilerin endişesi devam ediyordu. Kartaca ile anlaşmayı yapmış olan, Quintus Caecilius Metellus, eski bir konsül, savaşın bitmesi ile Roma’nın kutsanmadığı ve Romalılar’ın rehavete kapılmamalarını, Hannibal yaşadıkça tehlikenin devam ettiğini belirtiyordu . Diğer taraftan Cato ise, Kartaca devletini tamamen yok etmedikleri sürece tekrardan güç kazanıp Roma üzerine tehdit oluşturabileceğini söylüyor ve sık sık Kartaca’nın yok edilmesi gerektiği fikrinde ısrar ediyordu.

Arkeologlar Kartaca’nın askeri liman kenti Kothon’da savaş sonrası kurulmuş muazzam bir liman keşfettiler. Bu liman 200 gemi yerleşecek şekilde tasarlanmıştı. Fakat savaş sonrası yapılan anlaşmaya gore Kartaca yalnızca 10 savaş gemisi bulundurabilirdi. Bu durum büyük ihtimalle savaş sonrası gemilerin özel mülkiyet ve ticaret için kullanıldığını göstermektedir. Korsanlara karşı ticaretle uğraşan kişiler azda olsa bir özel güvenlik bulunduruyorlardı. Bunların sayısı en fazla 500 olabilirdi. Zira Romalılar artık tüm sahilleri kontrol etmekte ve tehdit oluşturacak bir güce izin vermemekteydiler.

Hannibal savaş sonrası Kartaca’da ekonomi ile ilgilendi ve yönetimde görev aldı. Fakat Kartacalı soyluların onun aleyhinde yürüttükleri mücadele ve Romalılar’ında baskısıyla Anadolu’ya sürgün edildi. Burada Roma’nın düşmanı olan devletlere askeri danışmanlıkta yapan Hannibal bir süre sonra gelmiş olduğu Libssa’da(Günümüzde Gebze) Romalılar’a teslim edileceğini öğrenince intihar etti.

Savaş sonrası Kartaca ve Numidya

Kartaca ve Numidya Krallığı arasında düşük yoğunluklu bir savaş sürekli vardı. Fakat üçüncü Pön Savaşı sonrası Afrika’da egemenliğini yitiren Kartaca Numidyalı ve Grek tüccarlar ticari bağımsızlığını ilan etti.

İstihbarat

İstihbarat savaş boyunca her iki taraf içinde önemli rol oynamıştır. Hannibal üst düzey istihbarat servisi sayesinde önemli zaferler kazandı. Aynı şekilde Scipio Africanus’ta gelişmiş haber alma ve doğru bilgi servisiyle zafere gitti. MÖ 217'de Kartacalılar Roma vatandaşlarından bazılarını casus olarak kullandılar bunlar yakalandıklarında elleri kesilerek cezalandırılıyorlardı.

Pöpüler kültür

Hannibal'ın dramatik Sraküza kuşatmasını anlalatan klasik İtalyan sessiz fimi Cabiria (1914).

"The Sword of Hannibal"(Hannibal'ın Klıcı) Terry McCarthy tarafından Hannibal'ın bir askerinin gözünden yazdığı roman. BBC Tv dizisi "Hannibal'ın Yolunda" (2009).

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. Sidwell, Keith C; Peter V. Jones (1997). The world of Rome: an introduction to Roman culture. Cambridge University Press. p. 16. ISBN 0-521-38600-4.
  2. History Channel "Hannibal" belgeseli
  3. Demircioğlu Halil, Roma Tarihi, Türk Tarih kurumu Yayınları, 5. baskı, Ankara, 2011 s.235
  4. Poliybos "Roma Tarihi" 3.35.1
  5. Lazenby, John Francis (1978). Hannibal's War. ISBN 978-0-8061-3004-0
This article is issued from Vikipedi - version of the 7/12/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.