Çavuşin

Çavuşin, Nevşehir'in Avanos ilçesine bağlı bir köy. Kapadokya bölgesinin en eski yerleşim yerlerinden biri olan köy, Göreme-Avanos yolu üzerinde olup Göreme'ye 2 km uzaklıktadır.

Çavuşin
Ülke Türkiye
İl Nevşehir
İlçe Avanos
Coğrafi bölge İç Anadolu Bölgesi
Rakım 1,080 m (3.540 ft)
Nüfus
 (2012)
  Toplam 725
Zaman dilimi UTC+03.00 (UDAZD)
İl alan kodu 384
İl plaka kodu 50
Posta kodu 50500
Resmî site
-

Çavusin'deki Vaftizci Yahya adına yapılan kilise bölgeye hakim bir yerdedir. Muhtemelen 5. yüzyılda yapılmış -boyanmış- olduğundan bölgenin en eski kilisesidir. Kapadokya'da pek görülmeyen geniş avlusu son yıllarda kayaların kopması sonucu yıkılmıştır.

Eski Çavusin vadisindeki harabeler, Hristiyan dervişlerinin ve topluluklarının yaşadığı yerlerdi. Çavusin'in hemen yanındaki Güllüdere'de beş kilise bulunmaktadır. Vadinin yakınındaki Haçlı Kilise aynı zamanda müslüman Arapların akınlarına karşı savunma amaçlı olarak da kullanılmıştır.

Doğal güzellikleri

Milyonlarca (60 veya 40 milyon) yıl önce yer küredeki hareketlenmelerden dolayı Anadolu yarım adası deniz tabanından su üzerine çıkmıştır. Bugünkü Kapadokya diye adlandırdığımız bölgede ise deniz suyuyla dolu bir göl oluşmuştur. Bu göl, çevresindeki volkanların milyonlarca yıl süren patlaması neticesinde volkanik lav ve küllerle dolmuştur, gölde bulunan deniz suyu ise buharlaşma yolu ile bu zaman içerisinde kaybolmuştur.

Volkanların her patlamasında küller ve lavlar göl içerisinde birbirinden farklı şekillerde ve yapıda katmanlar oluşturmuştur. Daha sonra da bu göl yatağının erozyanla aşınmasıyla bugün vadi diye adlandırdığımız derin yamaçlar meydana gelmiştir. Bu aşınmalar sırasında sert tabakalar belirgin bir şekilde erozyona karşı daha dayanıklı olduğundan bugün Peri Bacası diye adlandırdığımız şekiller meydana gelmiştir.Bu bir gerçektir.

Güllüdere ve Kızılçukur

Volkanların bundan milyonlarca yıl önce patlamasıyla, birbirinden farklı sertliklerde tüflerden meydana gelen kayaların rüzgar ve yağmur aracılığı ile aşınmasının sonucunda biçim alan bu doğa güzelliklerini biraz inceleyelim.

Söylediğimiz gibi bundan 40-20 milyon yıl öncesinden başlarsak Kapadokya bölgesinde deniz suyundan oluşan bir gül mevcuttu. Bölgede bulunan Erciyes (3917 m) ve Hasan (3270 m) dağlarının birbirinden farklı zamanlarda ve farklı yoğunluklarda patlaması sonucu ile bölgede bulunan gölü sıcaklığının etkisi ile kurutarak gölün bulunduğu alanda lavlara yer açmıştır. Daha sonra doğanında (yağmurların ve rüzgarların) yardımı ile bölgede bulunan yumuşak tabakanın aşınmasına neden olmuştur. Aşınan yumuşak tabakaların yerini ise şu an "Vadi" olarak adlandırdığımız derin çukurlar almıştır. Zaman içerisinde insan gücününde etkisi ile mimari özellik taşıyan kayadan oyma evler, Kiliseler ve Manastırlar inşa edilmiştir. Volkanik kayaların çok sert olmaması nedeni ile tercih edilmektedir. Rüzgârların ve yağmurun vermiş olduğu doğal biçim ile insanların yerleşmek için yaptıkları mekanlar bütünleşerek, şu an hiçbir yerde rastlayamayacağımız doğal bir güzellik sunmaktadır.

Yüksek yerlerden inen yağmur suları yatay kayaları değişik bir şekilde biçimlendirmişdir. Bu yeryüzü şekillerine Kızılçukur ve Güllüdere vadileri örnek verilebilir.

Kızılçukur ve Güllüdere Vadilerinde şu an çok sayıda Kilise, Manastır ve barınma yerleri mevcuttur. Bunun birçok nedeni vardır. Bunlardan en önemlisi volkanik kayalıkların içerisinde barınmak, bölgede yaşamış olan insanlar için en önemlisi idi. Bunun yanı sıra bu barınaklar volkanik oluşumlar sayesinde hem sıcağı hem soğuğu muhafaza etmektediler, yani yazın içerisi serin, kışın ise ılık olmaktadır. Hem barınmak hem de yetiştirilen bitkilerin muhafaza edilebilmesi için çok elverişlidir.

Vadi içerisinde şu an artık kullanılmayan güvercinlikler bulunmaktadır. Üzüm bahçeleri ve kayısılıklar vardır. Birbirinden farklı dönemlerde inşa edilmiş kilise ve manastırları da görmek mümkündür.

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.