Mimarlık

Floransa Katedrali' nin kubbe bölümü.

Mimarlık veya mimari, binaları ve diğer fiziki yapıları (okul, gökdelen...vb.) tasarlama ve kurma sanatı ve bilimidir. İnsanların yaşamını kolaylaştırmak ve barınma, dinlenme, çalışma, eğlenme gibi eylemlerini sürdürebilmelerini sağlamak üzere gerekli mekânları, işlevsel gereksinmeleri ekonomik ve teknik olanaklarla bağdaştırarak estetik yaratıcılıkla inşa etme sanatıdır. Başka bir tanımlamayla, yapıları ve fiziksel çevreyi uygun ölçülerde tasarlama, inşa etme sanatı ve bilimidir.İnsan barınmak için yaşamak ve doğa şartlarından korunmak için bir mekân ihtiyacı duyar ve bu mekânı kendine özgü kültürel, fonksiyonel, teknik ve farklı zevklerde yaratır. Bu zevkler sınırlandırmalarla belirlenebileceği gibi mimar tarafından hayal gücünü somutlaştırarak belli başlı tasarım çizgisinin de dışına çıkmaya dolayısıyla bireyin kendini keşfetmesine, kendi içindeki uzayı ortaya çıkartmasına, yarayan işlevsel bir araçtır. [kim?]

Mimarlık mesleğinin kapsamına dini yapılardan saraylara, bir kentin dokusunu oluşturan basit konut tiplemelerine kadar her türlü açık ve kapalı mekân ve çevre (peyzaj mimarlığı) girer. Bu çevre kırsal veya kentsel olabileceği gibi, yapıları veya mekânları kuşatan yakın dış çevre diğer bir ifadeyle peyzaj tasarımı da, mimari tasarımı da olabilir. Mekân, içinde yaşamın gerçekleştiği fiziki ortam olarak tanımlanabilir. Mekânın oluşabilmesi ve üretilebilmesi için yapılara, yaşamın her gün artan çeşitliliği göz önüne alınırsa, oldukça karmaşık ilişkiler düzeni içinde yapılaşmış fiziki çevre; peyzaj mimarlığı çalışmalarına gereksinim vardır. Mimari tasarımın öznesi olan yaşam, coğrafi, iklimsel, kültürel, demografik farklılıklar içerir.

MÖ 1. yüzyılda yaşamış olan Roma'lı mimar Vitruvius "De Architectura" adlı kitabında başarılı bir mimarlık için "Utilitas, Firmitas, Venustas" (kullanışlılık, sağlamlık, güzellik) etmenlerinin gerekli olduğunu ileri sürmüştür. Rönesans' ta bu tanım, "Comodita, perpetuita, bellezza" (kullanışlılık,süreklilik- kalıcılık, güzellik) olarak benimsenmiştir. 1581'de bir İngiliz yazarı mimarlığı "yapı bilimi" olarak tanımlarken 19. yüzyılda İngiliz eleştirmen John Ruskin mimarlığın "yapılara uygulanan süslemeden başka bir şey olmadığı" nı ileri sürüyordu. Amatör bir eleştirici olan Sir Henri Watton "The Elements of Architecture" (1624) adlı kitabında mimarlığın üç koşula (kullanılışlılık, sağlamlık, güzellik) yanıt vermesi gerektiğini belirtir. Frank Lloyd Wright'a göre de "mimarlık biçim haline gelmiş yaşamdır."

Mimarlık ve yapı sektörü birbiriyle direkt ilgilidirler. Bunun yanında bu mesleğin mensupları; inşaat mühendisliği, makina mühendisliği, elektrik mühendisliği, peyzaj mimarlığı ve iç mimarlık gibi disiplinleri yönlendirerek sağlıklı bir çalışma ortamı oluşturur, ortaya bir proje çıkması için gerekecek sistemli organizasyonu yaparak, bu disiplinler tarafından planlanan, tasarlanan ve üretilen çeşitli ölçek ve kapsamdaki projelerin organizasyonu yapar.

Mimarlık okullarından mezun olanların, mesleğin ilgi alanının çok geniş bir yelpazeyi kapsaması nedeni ile, birbirinden çok farklı alanlarda çalışabildikleri gözlemlenmiştir.

Kaynaklar

  1. Doğan Hasol, Mimarlık Sözlüğü
  2. Doç Dr Aydan Balamir, Mimarlık ve Kimlik Temrinleri- I: Türkiye’de Modern Yapı Kültürünün Bir Profili

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 12/29/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.