Osman Gürbüz

Osman Gürbüz, (d. 1962; Kemah, Erzincan) Adı 16 yaşından itibaren birçok faili meçhul olayına, gasp ve cinayete karışmıştır.

Dokuz çocuklu bir ailenin çocuğu en küçük çocuğudur. 1992'den beri birlikte yaşadığı imam nikahlı eşi Nurcan Nurali’den Kürşat adında bir oğlu vardır.^[1] Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından emekli Albay Fikri Karadağ’ın başkanlığını yaptığı Kuvva-i Milliye Derneği’ne bir dönem üye olduğu biliniyor. Daha sonra Karadağ tarafından dernekten uzaklaştırılan Gürbüz’ün Mersin’de 2005 yılında düzenlenen Bayrak mitinginde çekilmiş görüntüleri bulunduğu söylenmektedir. Hakkında, JİTEM adına çalıştığı, DHKP-C itirafçısı olduğu yönünde birçok iddia ortaya atılmıştır.^[2]

1978’de adam yaralama suçuyla ilk kez cezeviyle tanıştı. Tahliye edildikten sonra bir hayat kadınının bileziğini gasp etmekten sekiz yıl hapis yattı. 1990 yılında ağabeyini öldürdü, 1991’de kardeşini ve eski eşini yaraladı. Firari iken 1994’te Ankara’da bir gece kulübünü taradı. Aynı yıl adı bir polis memurunun öldürülmesi olayına da karışmıştır. 1997 yılında emekli Tuğgeneral Habil Küçük’e sahibi olduğu şirkete düzenlenen polis baskınında yakalandı.^[1][2]

Ergenekon

1 Temmuz 2008 tarihinde Ergenekon soruşturmasının 6. dalga operasyonunda tutuklandı. Ergenekon davasının ilk iddianamesinde Danıştay Saldırısı nedeniyle müebbet hapse mahkûm olan Osman Yıldırım, Gazi Mahallesi olaylarının emrini Veli Küçük’ün verdiğini söylediği kahvehanenin taranması ile 13 kişinin öldürülmesi olayını Veli Küçük ile beraber hareket eden Osman Gürbüz'ün gerçekleştirdiği öne sürmüştür.^[3]

Osman Yıldırım ayrıca 2002 yılı Aralık ayının başında Osmanbey’de bulunan yazıhanelerinden birinde Veli Küçük, İbrahim Genç, Esen Türkyılmaz, Muzaffer Tekin ve Osman Gürbüz’ün olduğu toplantıda, Gürbüz’ün kendisine para karşılığı Necip Hablemitoğlu’nu öldürmeyi teklif ettiğini ancak kendisinin kabul etmediğini söylemiştir. Hablemitoğlu bu olaydan birkaç hafta sonra evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucunda öldürülmüştür. Yıldırım'ın ifadesine göre olaydan altı-yedi ay sonra Osman Gürbüz kendisine "Hablemitoğlu’nun parasını masalarda bitirdik" sözünü söylemiştir. ^[4][5]

Kaynaklar