Çakmakköy, Uzunköprü

Vikipedi'nin kalite standartlarına ulaşabilmesi için, bu maddenin veya bir bölümünün temizlenmesi gerekmektedir.
Görüşlerinizi lütfen tartışma sayfasında belirtiniz.
Çakmakköy
  Köy  
Edirne
Ülke Türkiye Türkiye
İl Edirne
İlçe Uzunköprü
Coğrafi bölge Marmara Bölgesi
Nüfus (2000)
 - Toplam 691
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 0284
İl plaka kodu
Posta kodu 22200
İnternet sitesi:
YerelNET sayfası

Çakmakköy, Edirne ilinin Uzunköprü ilçesine bağlı bir köydür.

Tarihçe

Cizr-i Ergene (Uzunköprü)’de köprünün yapımına da sebep olan II. Murat, Gazi Mahmut bey, Gazi Turhan Bey, Paşayiğit Bey adlı komutanları ile birlikte bölgeye gelip egemenliğini sağladıktan sonra toprakların bir kısmını beyleri ve askerleri arasında dağıtarak yerleşik Türk hakimiyetinin oluşmasını sağlamıştır. İşte bunlar arasında bulunan Çakmak Dede lakaplı asker Tekke kurmak için yer ve izin isteyince II. Murat o zamanlar gayrimüslimlerin ikamet ettiği Eskiköy’ün alt tarafını Meriç ovasının bir kısmını Çakmak Dede'ye çiftlik olarak vakfetmiştir. Amaç o zamanlar Dimetoka'nın Kuleliburgaz (Pythion) kazasına bağlı bu bölgenin Türkleştirilmesi ve İslamlaştırılmasıdır.

Çakmak Dede yıllarca bu bölgede çalışmış vakıf arazileri 2.Beyazıt sultan döneminde de geçerliliğini korumuş, hatta Uzunköprü-Malkara arasında bu gün Sarıpolat köyü civarı da topraklarına katılmış, bu bölgeyi de Çakmak Dede’nin oğlu Teslim Dede tarafından işletilmiştir. Oğlu Teslim Dede’de tekkesini burada kurmuştur. Cumhuriyete kadar Malkara'nın Sarıpolat köyünün ismi Teslim köyü’dür. 1900'lü yıllarda Çakmak çiftliğinin sahibi Edirne eşrafından Hacı Emin Bey'in oğlu Ahmet Bey'dir. 1905'te yeni yapılan Uzunköprü Belediye binasının üstünde bulunan saat kulesine takılan 46 liralık saatin 100 mecidiyesini o vermiştir (geri kalanı halktan toplanmıştır). Hacı Emin Beyzade Ahmet bey 1920'de Edirne'nin Yunan işgalinde esir edilmiş, 3 yıl sivil esir olarak Yunan adasında tutulmuştur. 23 Mart 1923'te Türk-Yunan anlaşmasına göre Yunan bandıralı Propontis vapuruyla istanbul'a dönen tamamı Trakyalı olan 973 kişilik sivil esir kafilesiyle serbest kalmıştır.

Çakmak köy bölgesine insan yerleşimi başladığında Çakmak Dede’den dolayı Çakmak bölgesi ismi verilmiştir. Tekkenin ova yolu üzerinde olduğu hatta bölgede mezarının veya makamının bulunduğu söylenmektedir.Ayrıca çakmak babanın tekkesinin yanında kuyusu da vardır. Köyün mezarlığında yerel tabir olarak "Çakmak Baba" denilen bir mezar vardır. Yaklaşık on yıl öncesine kadar bu mezarın başında sürekli mum yakılmaktaydı. Günümüzde bu gelenek terkedilmiştir. Mezarın yukarıda bahsedilen Çakmak Dede'ye mi yoksa daha sonraki dönemlerde yaşamış birine mi olduğu bilinmemektedir. Ayrıca köyde "Çakmak" soyadını taşıyan üç köklü aile de yaşamaktadır.bu ailelerin de çakmak babanın soyundan geldikleri rivayet edilmektedir.bu soyadı 1900 lü yıllarda burada yaşamış olan Hacı İsmail Efendinin oğlu ALİ EFENDİNİN çocuklarına verilmiştir.

Çakmak küçük bir yerleşim yeriyken 1876-1877 Osmanlı Rus savaşından (93 Harbi) sonra köye Rumeli'den göç etmek zorunda kalan göçmenler yerleşmeye beşlamıştır. Böylece köyün nüfusu artmaya başlamıştır. Göç hareketi ve muhacirlerin yerleşmesi Balkan Savaşları, Nüfus Mübadelesi sonunda da sürmüştür. Bu göçler sonunda köy, bugün Aşağı Mahalle tabir edilen Oya yoluna doğru gelişmiştir.

Belge; Vakf-ı Çakmak Dede 980 hicri, miladi 1572-73 kayıtlarına göre, vakıf Teslim Dede ile devam etmiş ve oğlu Murat Han ile kızı Zarife ve Hüma adındaki hatunlar tarafından da tasarruf edilmiştir (20 nolu Tapu Defteri V. 134). Vakfın yıllık geliri 2923 akçeden ibarettir. Gelir, Çakmak Dede zaviyesine harcanmaktadır (Bknz: 470 No’lu Tapu Defteri 34.sıra).

Vakf-ı Çakmak Dede merhum Sultan Murat Han vakfetmiş. Merhum Sultan Mehmet Han zamanında evkaf ve emlak bozulduğu vakit bozulmayıp mukarrer vakıfmış. Haliya Padişahımız Sultan Bayazıt Han hulde ilahi saltanat mezkur Çakmak Dede’nin oğlu Teslim Dede tasarruf edüp avendeye ve ravendeye (Gelip-gidene) hizmet eder.

Kültür

Ulu Çeşme; Çakmak baba rivayetlerinden biri olarak gösterilir. Çeşmenin suyu ağacın içinden akmaktadır. Şimdilerde köy kahvesinin bulunduğu yerde eski tarihi bir cami bulunmaktaydı.

Köyün okulu, camisi ve köy kahvesi kalp cerrahı Bingür Sönmez'in ve askerlerin yardımıyla yenilenmiştir. Ayrıca ana okulu, kantin, yemekhane ve lojman yaptırılmıştır

Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar suyundan faydalanılan Çakmak Baba kuyusu şimdi kör kuyu kalıntısı olarak ova yolunda bulunmaktadır. Ayrıca 1950'li yıllara kadar Roman vatandaşlarımız okul arkasındaki çamlığın altında bulunan mezarlığa, diğer vatandaşlar ise ova yolundaki mezarlığa gömülmekteydi. 1950'den sonra bu yanlış düzeltilmiş artık tek bir mezarlık kullanılmaktadır.

Yemekler; Kuru fasülye, süt böreği ve hamur işi türleri çok yaygındır. Örneğin yerel dilde akıtma, kulik diye adlandırılan hamur işleri de yapılır.

Dil özellikleri; Köyde Trakya ağzıyla konuşulur. Devrik cümle çok kullanılır. Trakya ağzı Gagauzca ile büyük benzerlik gösterir. Örnek fiil çekimleri; geliyim - geliyorum, Naabıyın? - ne yapıyorsun?, sülüyüm - söylüyorum, gelcen mi? - gelecek misin?

Seslemek: Dinlemek anlamında kullanılır (haberleri seslemek için eve gideceğim). Salmak: Köpeklerin sürekli biçimde havlamaları (misafir geldi galiba, köpekler salıyor). Kızan: Çocuk (hastalandın mı kızanım?). Kendiliksiz: Davranışlarında ölçülü,tutarlı olmayan kimse (kendiliksiz bir adam). Kuvalak(kovalak): Kendiliksiz ile yakın anlamlıdır (Kuvalak hareketler yapma). Kopuşmak: Birdenbire hızlıca koşmaya başlamak (olayı duyunca komşular kopuşup yetiştiler)Diğer bir anlamıda konuşurken öpüşmektir.İlk olarak 2007de Kudret GÜNDÜZ tarafından denenmiş ve o günden sonra sanat haline gelmiştir. . Tapşin yapmak: Alkışlamak, genelde bebekleri avutucu bir sözdür. Taklaşmak: Bir şeyin peşine takılmak (arabanın arkasına taklaşmışlar-arkamıza taklaşma, hadi eve git). Sıpıtmak: Atmak, kendinden uzaklaştırmak (o şeyi elinde tutma, sıpıt at onu). Fışkın: İnce dal (bacaklarına fışkınla vurdu). Naş: Roman dilinden geçmiştir. Hemen kaçmak, uzaklaşmak anlamı taşır (naş Rıfat). Peçka: Kuzine, Goldur: Erkek hindi, Sundurma: Köy evlerinde odaların önündeki boşluk (hayat,balkon), Yansılamak: Tekrar etme (beni yansılama tekrar etme).Diğer bir anlamıda konuşurken öpüşmektir.

Coğrafya

Edirne iline 40 km, Uzunköprü ilçesine 13 km uzaklıktadır. Köyün arazisinde yer yer meşelikler bulunur. Bu durum eski çağlarda bölgenin meşe ormanlarıyla kaplı olduğunun kanıtı olabilir. Köy Meriç havzası üzerinde olduğu için köyün arazisi yer yer derelerle yarılmıştır. Bu derelerin oluşturduğu vadiler derin ve sığ olabilir. Çakmak bir sınır köyüdür. Köyün Meriç ovasında sulu tarım yapılabilen arazisi vardır. Yerleşim yerinin Meriç nehrinin oluşturduğu sınıra uzaklığı 1-2 kilometredir. Ayrıca Meriç kıyısında bir sınır karakolu vardır.

İklim

Köyün iklimi, Trakya karasal iklimi etki alanı içerisindedir.

Nüfus

Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000 691
1997 562

Köyden kente göç olgusu Çakmakköy'de de kendini hissettirmektedir.Köyün gençleri Çorlu, Lüleburgaz, İstanbul gibi bölgelere göç etmektedir. Bu nedenle köyün nüfusu giderek azalmaktadır.

Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde başlıca ayçiçeği, buğday, çeltik(pirinç), şeker pancarı gibi ürünler ekilmektedir. Yer yer kavun- karpuz tarımı da yapılmaktadır.

Altyapı bilgileri

Köyde ilköğretim okulu vardır. Köyün hem içme suyu şebekesi hem kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı vardır ancak sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

Dış bağlantılar

Yerelnet

This article is issued from Vikipedi - version of the 8/10/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.